Robert Belfer, Polonya’da Yahudi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiş ve II. Dünya Savaşı sonrası ailesiyle birlikte Amerika’ya göç etmişti.
Ailesinin Amerika’da enerji sektörüne girerek kurduğu Belco Petroleum, ile aile büyük bir servet kazanmış ve şirket özellikle petrol ve doğal gaz üretimi ve ticareti konusunda önemli bir oyuncu hâline gelmişti.
Robert Belfer, ilerleyen yıllarda babasının mirasını devralarak iş dünyasında etkili bir isim hâline gelmiş ve şirketin büyümesinde önemli rol oynamıştı.
Robert Belfer, petrol ve enerji sektöründe yaptığı yatırımlarla ciddi bir birikim yaparak milyarder olmayı da başarmıştı.
Şirket, 1980’lerin sonuna gelindiğindeyse enerji devi Enron’un büyük hissedarlarından biri hâline gelmişti.
Bu süreçte şirket, yenilikçi enerji stratejileriyle hızla büyüyordu fakat bu yükseliş, yıllarca süren bir dolandırıcılığın üzerini örten bir kılıftan başak bir şey değildi…
2001 yılında Enron, Amerika tarihinin en büyük muhasebe skandallarından birini yaratarak çöktü ve bu olay, Belfer’ın milyarlarca dolarlık yatırımını bir gecede yok etti.
Daha da kötüsü, bu sadece başlangıçtı… Belfer bu olayın ardından gözünü iletişim sektörüne çevirdi.
Enron çöküşünün şokunu atlatmaya çalışan Belfer gözünü iletişim sektörüne çevirerek büyük umutlarla WorldCom’a yatırım yaptı.
Ancak, ne yazık ki aynı hikâye bir kez daha tekrarlandı…
WorldCom da Enron’a benzer bir şekilde şirketin kârını olduğundan yüksek göstermek için 11 milyar doları aşan bir muhasebe hilesi yapmış ve bu olay 2002’de patlak vererek Amerika tarihinin en büyük iflaslarından biriyle sonuçlanmıştı.
CEO Bernie Ebbers ve diğer yöneticilerin, mali raporları manipüle ederek yatırımcıları ve hissedarları yanılttıklarının ortaya çıkmasıyla şirket iflas etmiş ve Belfer, iki yıl içinde ikinci büyük felaketini yaşamıştı…
Fakat kara bulutlar Belfer’ın peşini bırakmıyordu. Kendisi dünyanın en büyük dolandırıcılarından biri olan Bernie Madoff’un ağına da düşmüştü.
Enron ve WorldCom gibi büyük skandallardan sonra, Belfer ailesinin bazı yatırımları büyük bir ponzi şeması kurmuş olan dolandırıcı Bernie Madoff’un yönetimindeki fonlara yönlendirilmişti.
2008 yılında ise bunun tarihin en büyük Ponzi dolandırıcılığı olduğu ortaya çıkmış ve Madoff skandalı yatırımcılara yaklaşık 65 milyar dolar kaybettirmişti.
Yani Belfer’ın laneti burada da devam etmişti.
Kendisi bu dolandırıcılık yüzünden başka bir büyük kayıpla daha karşı karşıya kalmıştı.
Belfer’ın kripto para piyasasına adım atması da farklı sonuçlanmayacaktı.
Yıllar boyunca farklı yatırımlarla bu laneti üzerinden atarak toparlanmaya çalışan Belfer, bu kez büyüyen ve yükselen kripto para dünyasına adım atmaya karar vermişti.
Bu doğrultuda, kripto para borsası FTX, ona yeni bir umut ışığı olmuş ve Belfer yatırımlarını bu borsaya yönlendirmişti.
Ancak 2022 yılının Kasım ayında ise FTX’in mali skandalı patlak verdi ve şirket hızla iflasa sürüklendi.
Belfer’ın bu büyük yatırımı da adeta buhar olup uçtu ve güçlü bir şirkete sahip olan bir milyarder olarak başladığı yolculuk, ardı ardına yaşanan büyük skandallarla tam anlamıyla bir trajediye dönüşerek onu dünyanın en şanssız milyarderi yaptı…